Döner ve künefe zinciri deşifre olan, mahpustaki mensuplarının çocuklarını yurtlara yerleştirip TSK’da tekrar güç kazanmaya çalıştığı ortaya çıkan FETÖ’nün, taktik değiştirdiği sav edildi.
Örgüt elebaşı Fethullah Gülen’in mevt sürecinde ortaya çıkan yapı içi tartışmalar ve sonrasında Mustafa Özcan’ın denetimi ele geçirmesi ile Türkiye’ye dönük farklı bir stratejiye geçtiği öne sürüldü.
FETÖ’nün “yeniden ve süratle diriliş” olarak isimlendirdiği süreç, tavandan ve bilhassa siyasi partilere sızarak idare erkini evvel etkileme sonrasında ele geçirme stratejisi halinde temellendirildi.
“9 MİLYAR DOLARLIK FON” İDDİASI
Örgüt içerisinde uzun yıllar kalan Ümit Akdemir, FETÖ’nün Mustafa Özcan ile önemli manada aks değiştirdiğini söz ederek şunları söyledi:
“Başarısız olduğu her noktayla ilgili yeni bir strateji geliştirdiler. Şu an kesin bir biçimde eğitim, yargı, ordu darbesi ya da polis, istihbarat üzere kurumlara sızma ya da ele geçirme ısrarından vazgeçtiler. Plan ve projeleri iktidar, muhalefet fark etmeksizin tüm siyasi kurumlara sızmak, etkilemek ve ele geçirmek üzerine bir yol haritası belirlediler. Bu alanda renklendirme sistemi ile kendilerinden fakat geride hiçbir iz bırakmayan bireyleri kullanacaklar. Bunu da bazen para bazen şantaj bazen de farklı küme, cemaat, ideolojik kurumlar üzerinden gerçekleştiriyorlar. Partilerin yönetici belirleyen AR-GE, medya, atama merkezi üzere ünitelerini ele geçirmek öncelikli maksat. Siyasi alanın yedeğinde ise iktisat ve ticarette güçlü olmak var. Bu alanı ‘menfi hizmetler’ ismini verdikleri özel bir ünite yönetiyor. Bunu bir savaş olarak nitelendiriyorlar ve tüm güçleri ile saldıracaklar. Önceliği ise, FETÖ ile güçlü bir biçimde uğraşan bireyleri itibarsızlaştırmaya verdiler. Tutmazsa FETÖvari kumpaslarla itibarsızlaştırılacaklar. Suikast dahil bütün yolları deneyecekler. Siyasi nüfuz ve aktifliği para üzerinden sağlayacaklar. Türkiye içerisinde kalan ve dışarı çıkarılamayan birikimlerle birlikte 9 milyar dolarlık bir fon ayrıldı. Bütçe Londra’dan yönetiliyor. Devlet ve millet olarak uyanık olmak ve bu alçak teşebbüsü bozmak zorundayız. Aksi halde 15 Temmuz’dan daha ağır bedeller ödemek zorunda kalabiliriz.”
“FETÖ UMUDUNU KAOSA BAĞLADI”
FETÖ’yü 1980’lerin ortalarından itibaren izlediğini vurgulayan emekli Albay Ersan Ergür de örgütün ordu-asker yapılanmasında topyekun değişikliğe gittiğini söyledi. Ergür, “Deşifre olmayan subaylar ve onlarla irtibatlı sivil ağ bir mühlet uyku moduna geçti. Hücre yapılanmayı terk ettiler. Çok daha karmaşık ve iz bırakmayan model üzerinden varlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar. Artık muhafazakar bir kimlik üzerinden değil direkt Kemalist ve ulusalcı görüntü-söylem üzerinden varlıklarını sürdürüyorlar. Askeri yapılanmada kullanılan ve deşifre olan prosedürler katiyen kullanmıyorlar. FETÖ, yeni devirde sivil alanda olduğu üzere ordu içerisinde de umudunu çıkacak kaosa bağladı. Elbette o kaosun üretilmesinde de faal rol oynuyorlar. Bunlardan en değerlisi geçtiğimiz aylarda yapılan kılıçlı yemin hadisesiydi.” diye konuştu.
Kaynak: Haber7
